Küresel enflasyon sorunu son yıllarda ekonomiler üzerinde sert rüzgarlar estirmeye başladı. Koronavirüs salgının ardından ortaya çıkan enflasyon sorunu bu yıl da hüküm sürdü. Ardından Rusya-Ukrayna savaşı ve son zamanda da İsrail-Hamas arasındaki çatışmalar ekonomiler üzerinde etkili olmaya devam etti.

Merkez bankaları enflasyonla mücadele etmek için faiz artırımı yapıp sözlü yönlendirmelerde bulunsa da enflasyondaki kalıcı durum devam ediyor. Faiz aksiyonu alarak enflasyonu düşürme konusunda merkez bankalarının başarılı olduğu tartışmalı olurken artan fiyatların geri gelmesi de vadeye yayılması bekleniyor.

Başta ABD Merkez Bankası Fed olmak üzere diğer merkez bankaları da uzun yıllardır yapmadıkları kadar faiz artırımları gerçekleştirerek enflasyonla mücadeleye girişti.

Dünya genelinde ivme kazanan enflasyon yapılan faiz artırımlarına rağmen düşmezken son zamanlarda yükseliş hızı, insanların alışkanlıklarının değişmeye başlamasıyla yavaş da olsa gerilemeye başladı.

 ABD Merkez Bankası Fed’den 2024 yılın 3’ün üstünde faiz indirimi beklentileri artarken Fed Başkanı Jerome Powell, enflasyonun yüzde 2 hedefine gelmesine çok mesafe olduğundan bahsedip faiz indirimin sert şekilde olmayıp ılımlı olabileceğine yönelik algı oluşturdu.

Faiz artırımlarıyla birlikte dolar, diğer para birimleri karşısında güçlendi. ABD tahvillerinin faizleri yükseldi. 

Dolar yıla 18.70 lira seviyesinden başlarken yıl sonuna doğru 29 lirayı aştı. Dolar böylece yılbaşından bu yana yüzde 55 kazandırdı. Enflasyon ise Kasım ayında yüzde 61.98 seviyesinde gerçekleşti. Böylece doların getirisi reel olarak düşük kalmış oldu.

Euro yıla 20.01 liradan başlarken yıl sonuna doğru 32 lira seviyelerine yükseldi. Eurodaki getiri ise yılbaşından bu yana yüzde 59 oldu.

PETROL YILBAŞINA GÖRE KAYIPTA 
Petrol Rusya-Ukrayna savaşı ve OPEC+ ülkelerinin üretim kısıntısıyla güç kazansa da son zamanlarda global ekonomiye ilişkin durgunluğa girme beklentileri nedeniyle düşük seyrediyor. Petrol 2023 yılına 85.62 dolardan başlamıştı. Yılın son günlerinde ise 80 dolar seviyelerinde işlem görüyor. Petrol yılbaşına göre yüzde 7 civarında düşüş gösterdi.

ALTIN KAZANDIRDI 
Güçlenen doların ve artan faizlerin etkisiyle altın fiyatları durgunluk ve düşüş eğilimi gösterdi. Son zamanlarda Fed’in faiz indirimine gideceği beklentilerinin kuvvetlenmesiyle altın fiyatları yükselişe geçmeye başladı. Gram altın yıla 1096 liradan başlarken yıl sonuna doğru 1910 lira seviyelerine ulaştı. Böylece altın yılbaşından bu yana yüzde 75 kazanç sağladı ve yatırımcısına enflasyonun üzerinde getiri vermiş oldu.

Ons altın ise yıla 1823 dolardan başladı. Yıl sonuna doğru 2033 dolar seviyelerinde işlem görüyor. Ons bazında altın yüzde 11 kazandırdı.

Kripto paralarda ise durum da altının akıbetine benzese de farklılıklar oluştu. Küresel çapta kripto paraların düzenlemelere tabi tutulmasına yönelik beklentiler, onaylanmayan ETF’ler, dev kripto para borsalarına açılan soruşturmaların etkisiyle lider kripto para birimi Bitcoin düşüş gösterdi. Bitcoin de son zamanlarda Fed’in faiz indirimine gideceği beklentisiyle prim yapmaya başladı.

Bitcoin yıla 16 bin 541 dolardan başlarken yıl sonuna doğru 43 bin 700 dolar seviyelerine yükseldi. Bitcoin yılbaşından bu yana yüzde 164 kazandırdı.

Ethereum yıla 1196 dolardan başlarken yıl sonuna doğru 2235 dolara kadar yükseliş gösterdi. Böylece Ethereum yılbaşından bu yana yüzde 87 oranında kazanç sağladı.

Borsa İstanbul seneye 5568 puandan başlamıştı. Kasım ayında 8562 puanla tarihi rekor kıran BİST 100 Endeksi dün 7662 puandan kapandı. 

Enflasyon karşısında ücretlilerin maaşlarında uzun zamandır görülmeyen artışlar yapıldı. Ancak enflasyondaki yükseliş durmadığı için artışlara yenileri eklendi ve kısır döngüye girildi. Ücretler arttıkça ürün ve hizmetlerdeki fiyatlar da yukarı çıktı.


İyisiyle kötüsüyle 2023 yılını geride bırakmaya 10 gün kala uzmanlar 2024 yılı için tahminlerini açıkladı. Borsa İstanbul’dan altına, gümüşten kripto paraya, dolardan euroya kadar birçok öngörü yer aldı. 

2023 yurtdışında farklı perdeler içerse de bir bütün halinde bakarsak ılımlı pozitif bir seyre sahne oldu. 2024 yılının çok daha belirgin pozitif bir seyre sahne olacağını tahmin ediyorum.

Çünkü 2025 yılında dünya ekonomisinin büyüme evresine döneceğini ve bunun da gerçekleşmeden önce 2024 genelinde fiyatlanacağını düşünüyorum.

Risk alma iştahının yüksek olduğu perdelerde dolar zayıf kalır. Çünkü küresel fonların önemli bir bölümünün sermayesi dolardır ve diğer ülke varlıklarını alabilmek için bu fonlar dolar satıp ilgili ülke para birimlerinde talep yaratır.

Ben bu nedenle 2024 yılında ABD para biriminin görece zayıf bir performansa sahne olacağını ve diğer gelişmiş ülke paralarına karşı yüzde 7-10 kadar değer kaybedebileceğini düşünüyorum.

Bu yıl global enflasyon sorununun yumuşaması ile tüm merkez bankalarının faiz indirim döngülerine şahit olacağız. Muhtemelen perdeyi Mayıs toplantısında FED açacak ve diğer merkez bankaları da onu izleyecek. Türkiye bu akıma 2024 son çeyrekte dahil olmaya aday.

FED ilk faiz indirimini yapana kadar olan kesitte altın da dahil metaller değer kazanmaya aday görünüyor. Ancak sonrası faiz indirim hızına bu da enflasyonun düşüş temposuna bağlı olacak.

BIST 2022 yılında kaydettiği dolar bazı yüzde 110 değer artışını takiben 2023 yılında ölçülü negatif bir seyre sahne oldu. 2024 yılının ilk bölümünde 275 dolar etrafında yatay bir seyirle karşılaşabiliriz. Ancak en geç yaz aylarından (belki Mayıs) itibaren ben Borsa İstanbul’un yurtdışında gerçekleşeceğini düşündüğüm ralliye katılacağını ve 2024 yılını 400 dolar yakınlarında (VIOP USDTRY kuru ile yaklaşık 16,000 puanda) tamamlayabileceğini düşünüyorum.


Yurtiçinde ilk 4-5 ay mevduatın borsaya üstünlük sağlaması mümkün. Ancak sonra rollerin değişeceğini ve yıl bütününde borsanın daha iyi bir getiri sağlayacağını düşünüyorum. 

Güncel şartlarda çok sayıda hisse senedi ucuz fiyatla işlem görüyor ve ben varlıklar içinde yer almayı hak ettiklerini düşünüyorum. Ancak verilecek ağırlık yatırımcıların risk iştahına ve bilgi düzeyine göre değişir. Özellikle finansal bilgi düzeyi sınırlı olan yatırımcılar adına sıkı rekabet içinde olan yerel hisse senedi fonları da bir alternatif olabilir.

“2024 TL VARLIKLARIN YILI OLACAK” 
Cemal Demirtaş - Ata Yatırım Araştırma Genel Müdür Yardımcısı

2024 yılında piyasanın önemli gündem maddeleri olarak, 31 Mart yerel seçimleri, TCMB’nin faiz kararları, Rusya-Ukrayna ve İsrail-Hamas savaşlarının seyri gibi jeopolitik gelişmelerin bölge ve Türkiye üzerindeki etkileri sıralanabilir. Mayıs 2023 genel seçimlerinin ardından yeniden rasyonel ekonomi politikalarına dönüş başlamıştı. Faiz artırımlarıyla birlikte kararlı faiz politikaları ve şeffaf paylaşımlar, Türkiye’ye ilişkin risk algısını da düşürdü. 2024 yılının ilk yarısında en önemli içsel test, yüksek faiz ortamında iç talebin seyri ile ilgili olacaktır. 2023 yılında piyasalar açısından itici güç, görece düşük faizlerle özellikle de yılın ilk yarısında yurt içi talep olmuştu. 2024 yılının ilk yarısında özellikle Mart yerel seçimlerinden sonraki makro dengeler, piyasaların yönünü bulmasında faydalı olacaktır. 2024 yılında faiz artırımı yoluyla uygulanan acı reçetenin, iç talebi ve yatırım ortamını da nasıl etkileyeceği yine önemli konuların başında yer alıyor. 2024’ün TL varlıklarının yılı olacağını, makro istikrar ve güven ortamına olan inancın artmasıyla en önemli katalizörün yabancı yatırımcılar olacağını düşünüyoruz.  2024’ün genel anlamda, normalleşme yılı olduğunun ve doğru adımlar atılmaya devam ettikçe de somut sermaye girişlerine ek olarak -Avrupa başta olmak üzere- ihracat pazarlarında ve turizmde sağlıklı bir büyümenin sağlanmasıyla, ileriye dönük yatırım yapılabilir ülke konumuna girme yolunda olduğumuzun sinyalleri alınabilir.

“TL VARLIKLARA GÜVEN YÜKSEK OLACAK” 
Özellikle yüksek faizlerle ve artan güvenle birlikte 2024 yılında TL varlıklara güvenin daha yüksek olacağını düşünüyoruz. 2024 yılı sonunda enflasyonun yüzde 40 seviyelerine gerilerken, dolar/TL’nin 40,25 seviyelerinde kapatmasını ve euro/dolar paritesinin 1,08-1,10 seviyelerinde oluşabileceğini öngörüyoruz.  Altın’la ilgili bir tahminimiz olmamakla birlikte, jeopolitik konularda sürpriz bir olumsuzluk yaşamadıkça, portföylerdeki altın payının düşük olmasında fayda görüyoruz. Düşük oranda da olsa riski yaymak maksadıyla portföylerde yer olabilir.

“TL VARLIKLAR VE HİSSELER PARLAK YIL YAŞAYABİLİR” 
TCMB’nin 21 Aralık’ta da politika faizlerini 250 baz puan artışla yüzde 42,50’ye yükselteceğini ve 2024 yılının ilk yarısında en fazla bir 250 baz puan daha artışa gidip ekonomideki etkilerini izlemeyi tercih edeceğini düşünüyoruz. Öte yandan, enflasyonla mücadele kapsamında sıkılaştırma yapan FED ve ECB’nin de 2024 yılının Mayıs ayından sonra yeniden faizleri indirme süreceğine girebileceğini ve jeopolitik riskler artmadıkça global ekonomilerin yeniden büyümeyi teşvik edebileceğini düşünüyoruz. Bu senaryoda, global hisse senedi piyasası ve Türkiye için de hem TL varlıklar hem hisse senedi, yatırımcılar açısından daha parlak bir yıl olma potansiyeli taşıyor.

“TEMETTÜ ÖDEYEN ŞİRKETLERE YATIRIM YAPMAK CAZİP” 
Açıkçası, seçici olarak iyi sektör ve hisse seçimi 2024 yılında da en iyi yatırım aracı olabilir.  Yüksek faizlerden faydalanmak için sabit getirili enstrümanlar ya da korunmak için döviz ve altın akla gelse de, özellikle Türkiye riskini çok iyi yöneten ve temettü ödeyen şirketlere yatırım yapmak çok daha cazip bir getiri potansiyeli taşıyabilir.

PARASI OLANLARA SEPET TAVSİYESİ 
2024’te kesinlikle yüzde 50 borsada hisse, yüzde 30 Devlet Tahvili, yüzde 10 Eurobond ve yüzde 15 civarında döviz ve altın bazlı yatırımlar düşünülebilir.

“2024’TE FAİZ İNDİRİMLERİ GÜNDEMDE OLACAK”
Ceyhun Yavaş - Dinamik Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzmanı

2023 yılının en önemli konusu hatırlanacağı üzere majör merkez bankalarının sıkılaşma döngüsüydü. 2024 yılında ise küresel piyasalarda faiz indirimi konusunun oldukça gündemde yer alacağını düşünmekteyiz. Buna ek olarak iklim değişikliğine yönelik yatırımlar, jeopolitik riskler, yapay zeka çalışmaları ve seçimler de gündemde yerini almasını bekliyoruz. Bu tabloda ise piyasalarda volatilitenin yükseleceğini ve risk iştahının açık konumda yer alacağı görüşünü bizde ağır basıyor.

“2024’ÜN İKİNCİ YARISINDAN İTİBAREN FAİZ İNDİRİMİ KONUŞULABİLİR” 
2024 yılına geldiğimizde majör merkez bankalarının genişleme adımları atabileceğini düşündüğümüzde yabancı yatırımcıların ülkemize olan ilgisini artırabilmek adına hızlı bir şekilde rezerv artırım politikasına geçilebileceğini, bankacılık sektörüne ilişkin uygulanan regülasyonların kaldırılmaya başlanacağını ve ardından yabancı yatırımcıların swap kanallarına erişimi konusunda kolaylık sağlanabileceğini kanaatindeyiz. 

2024 yılının ikinci yarısında TCMB’nin faiz artırım döngüsünün enflasyon üzerinde baskı yaratabileceği ve faiz indirimlerinin konuşulmaya başlanacağı, bunun paralelinde ihracatçı şirketlerin krediye erişimi konusunda çalışmaların hızlanabileceğini değerlendiriyoruz.

“YATIRIMCILAR HİSSE SEÇİMİNDE TEDBİRLİ OLMALI” 
Ekim 2023’te yayınladığımız strateji raporumuzda BIST-100 endeksi için 12 aylık hedefimizi 11000 olarak belirlemiştik. Bu hedefimizi, Şubat ayının başında yeniden değerlendireceğiz. Şu anda, makul bir hedef ve temel beklentilerimiz, bu hedefin dahi üzerine çıkılabileceğini işaret etmektedir. 26 Mayıs’ta 4500 seviyelerinde olan BIST-100 endeksi 3 Ekim’de 8500’ün üzerine çıkmıştı. O tarihten bu yana da 7500-8000 arasında dalgalanan BIST-100 endeksi, yıl sonuna yaklaşırken de -özellikle yerli ağırlıklı yatırımcıların bir kısmının faize kaymasıyla- 7700 seviyelerine kadar geriledi. 2024 yılına ilişkin olarak, makro risk algısı azalmaya devam ederse, 1 yılın ötesine daha uzun vadeli bakan yerli ve yabancı yatırımcıların ilgisinin artmasıyla birlikte borsada yeniden bir ivmelenme söz konusu olabilir. Bunu tetikleyecek en önemli katalizör ise özellikle doğrudan yabancı yatırımlarda dikkat çekici gelişmeler olması olacaktır. 2024 yılında hissede özellikle “seçici” olmakta fayda görüyoruz.  Borsada yabancı yatırımın az olduğu bir dönemde, bazı şirketler çok pahalı, bazı şirketlerin ise çok ucuz olduğu bir dönemden geçiyoruz. Yatırımcıların, hisse seçimlerinde ve halka arzlarda geçen yıllara göre çok daha tedbirli olmasında fayda görüyoruz.

“GRAM ALTINDA 2000 LİRA ÜZERİ TETİKLENEBİLİR” 
Fed'in FOMC toplantısının ardından fonlama faizini yüzde 5.5 seviyesinde sabit tutması, piyasa beklentileriyle uyumlu bir karar olarak alındı. Ancak dikkat çeken bir diğer nokta, Fed üyelerinin ortalama faiz tahminlerindeki düşüş oldu. Gelecek yıla dair yüzde 5.1 olarak öngörülen faiz tahmini yüzde 4.6'ya çekildi ve daha önce işaret edilen 2 faiz indirimi beklentisi 3'e çıkarıldı. Bu gelişme, ons altının gelecek dönemdeki performansının olumlu olacağı ve 2000 doların üzerinde kalıcılık sağlanması halinde 2200 dolar seviyesinin hedefleneceği bir ortamı bize sunduğu kanaatindeyiz.

İç piyasada ise dolar kurunun ılımlı bir yükseliş eğiliminde olduğu gözlemliyoruz. Yaklaşan yerel seçimlere ekonomik açıdan iyi konumda girilmek istenmesi ve TCMB’nin rezerv artırım politikası, kurlardaki artışı bir miktar daha destekleyebilir. Bu durumun, altında 2000 TL üzerinde bir fiyat oluşumunu tetikleyebileceği görüşü bizim tarafımızda ağır basıyor.

“MEVDUATTA YÜKSEK FAİZ DEVAM EDEBİLİR” 
2024 yılında majör merkez bankalarının alacağı aksiyonların faiz artırım döngüsünden faiz indirim döngüsüne doğru evrileceği görüşündeyiz. Bu durum söylemlere yansımış olsa da enflasyonist risklerin hala masada olduğu kanaatindeyiz. Erken bir faiz indirim döngüsüne girilmesinin yaratacağı risklerden majör merkez bankalarının kaçınacağını hatta temkinli adımların geç de olsa geleceği kanaatindeyiz. TCMB tarafına baktığımızda ise faiz artırım döngüsünde zirveye yakın olduğumuzu ve ücret artışları sonrasında enflasyonist riskler gözetilerek adımlar atılacağını ve daha çok mali politikalarla enflasyon üzerinde baskı yaratacağını değerlendiriyoruz. Majör merkez bankalarından faiz indirimi adımları gelmeden TCMB’den de faiz indirimi gelmeyeceği görüşündeyiz.  Bu konjonktürde ise kurlarda TCMB’nin rezerv artırım politikasına yönelebileceği düşünerek yükselebileceği ve buna paralelde altında da değer kazanımlarını takip edilebileceği tarafındayız. Mevduatlarda ise yüksek faiz oranlarının bir süre devam edebileceği yılın ikinci yarısından itibaren ise bu kanalda da gevşeme görebiliriz.

“ALTINDA YENİ MOMENTUM GÖZLEMLEYEBİLİRİZ” 
2024 yılında rasyonel politikalara dönüşle birlikte borsa İstanbul’da yükselişin devam edeceğini ancak hisse seçimlerinin daha dikkatli davranılmasını gerektiği inancındayız. Bunun yanında kurlardaki artış eğilimi ve Fed’in faiz indiriminde nasıl bir aksiyon alınacağı gözetilerek altında yeni bir momentum gözleyebiliriz.

Parasını değerlendirecek olan yatırımcıların ekonomik trendler iyi analiz etmeleri ve yatırım tercihlerinde daha dikkatli olmaları gerektiğini düşünüyoruz. Borsa üzerindeki yatırımları ön planda tutsak da bu mecradaki yatırımların uzmanlık getirdiğini unutmamak gerekiyor. Risk unsurları gözetilerek bir sepet oluşturulmasını ve yatırımcının risk algısıyla birlikte özel sektör tahvilleri, mevduat, döviz, hisse senedi yatırımları gibi yatırım tercihlerinde yüzdesel olarak tercih yapması gerektiğini düşünüyoruz.

“KRİPTO PARALARA YATIRIMCI İLGİSİ ARTACAK” 
CoinTR Araştırma Departmanı

2024 yılının kripto para sektörü için dönüşüm ve olgunlaşma yılı olarak öne çıkması bekleniyor. Yıl boyunca, özellikle ABD, Avrupa ve Türkiye'deki regülasyonlar ve düzenleyici çerçevelerin gelişimi, kripto para piyasasının kurumsallaşmasına ve daha geniş kabul görmesine önemli katkı sağlayacak. Bunun yanı sıra, büyük finansal kuruluşların ve kurumsal yatırımcıların kripto para alanına girmesinin sektörde yeni bir yatırım dalgası başlatabileceği de beklentiler arasında. Ayrıca 2024 Nisan ayında gerçekleşmesi beklenen Bitcoin halving sürecinin de piyasa dinamiklerini etkileyerek yatırımcı ilgisini artırması bekleniyor. Teknolojik yenilikler ve blok zinciri altyapısının sürekli gelişimi de yatırımcılara 2024 yılında yeni çeşitli fırsatlar sunarak sektörün genel büyümesine katkıda bulunacaktır.

2024’ÜN EN GÖZDE KRİPTO PARALARI HANGİLERİ OLACAK? 
2024'te kripto para sektöründe, geçtiğimiz yılın trendleri olan DeFi (merkeziyetsiz finans), NFT ve Layer 2 çözümlerinin yanı sıra, yapay zeka odaklı projelerin de ön plana çıkması bekleniyor. Bitcoin, Ethereum ve Ripple gibi öncü kripto paraların piyasadaki yerlerini koruması öngörülürken, altcoin olarak da 2024 yılı izleme listemizden ARB ve INJ'yi örnek verebiliriz. Ethereum blok zincirinin karşılaştığı ölçeklendirme ve hız sorunlarına yenilikçi bir çözüm sunan Layer 2 (L2) coini Arbitrum (ARB) ve Web 3 merkeziyetsiz finans teknolojisi coini olan Injective Protocol (INJ) 2024'te de yükseliş potansiyeli taşıyor. Arbitrum'u Ethereum ağındaki ölçeklendirme zorluklarına hızlı ve etkili çözümler sunması, yatırımcılar ve geliştiriciler için cazip bir seçenek haline getirirken, Injective Protocol ise merkeziyetsiz finans alanında yenilikçi yaklaşımları ve gelişmiş işlem özellikleri ile dikkat çekiyor. Aynı zamanda yapay zeka entegrasyonu ve GameFi projelerinin yükselişi de bu yıl dikkat çekici olabilir.

“KRİPTO PARALARDA LİKİDİTE VE İSTİKRARIN ARTMASI BEKLENİYOR” 
Piyasada özellikle Bitcoin ve Ethereum ETF (Borsa Yatırım Fonu) onayları için olumlu beklenti ve haber akışı oluşmuş durumda. 2024 yılında, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu'nun (SEC) kripto para tabanlı ETF başvuruları üzerindeki kararları, piyasa dinamiklerinde önemli bir rol oynayacaktır. Gelişmelerin kurumsal yatırımcıların piyasaya girişini kolaylaştırması ve kripto para sektöründe likidite ve istikrarı artırması beklenmektedir. SEC'nin atacağı olumlu adımlar, kripto paraların geleneksel finans piyasaları ile bütünleşmesini hızlandırarak, yatırım seçeneklerini çeşitlendirecek ve genel piyasa dinamiklerini olumlu yönde etkileyecektir.


2024 yılında kripto para yatırımcılarına, piyasa hareketlerini ve düzenleyici çerçevelerdeki değişiklikleri dikkatle takip etmelerini öneriyoruz. Kripto para piyasasının mevcut volatilitesi ve tahmin edilmesi güç yapısı göz önünde bulundurulduğunda, portföy çeşitlendirmesi ve etkili risk yönetimi stratejileri geliştirmek önem taşıyor. Yatırımcıların, özellikle ani piyasa dalgalanmaları sırasında sabırlı ve stratejik kararlar almaları, uzun vadeli yatırım başarılarına katkı sağlayacaktır. Bu gibi dönemlerde, piyasa haberlerini takip etmek ve kapsamlı bir araştırma yaparak bilinçli yatırım kararları almak, yatırımcılar için hayati önem arz ediyor.

2024 yılında, ETF onayları, nisan ayında beklenen halving dönemi, kurumsal yatırımcıların piyasaya ilgisinin artışı ve makroekonomik koşulların olumlu seyri durumunda, kripto para piyasalarında yeni bir yükseliş görmemiz mümkün. Geçmiş yıllarda gözlenen büyük dalgalanmalar ve piyasanın dinamik yapısı göz önünde bulundurulduğunda, yatırımcıların dikkatli ve esnek bir yaklaşım benimsemeleri öneriliyor.


2024'te, Amerika Birleşik Devletleri Merkez Bankası (FED) ve Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) faiz kararları, kripto para piyasaları üzerinde belirgin bir etki yaratabilir. FED tarafından faiz oranlarında indirime gidilmesi beklentisi, yatırım tercihlerini ve risk yönetimlerini doğrudan etkileyecektir. Düşük faiz oranları, yatırımcıları genellikle daha yüksek risk içeren varlık sınıflarına, örneğin kripto paralara yönlendirirken, faiz artışları ise risk iştahını azaltarak daha güvenli varlık sınıflarına yönelimi teşvik edebilir. Bu tür değişiklikler, kripto para piyasalarının fiyat hareketlerini önemli ölçüde etkileyebilir. Yatırımcılara bu tür global makroekonomik gelişmeleri yakından izlemelerini ve yatırım stratejilerini bu bilgiler doğrultusunda şekillendirmelerini tavsiye ediyoruz. Özellikle San Francisco Federal Rezerv Bankası Başkanı Mary Daly'in yakın zamanda yaptığı açıklamalara göre, FED'in 2024'te faiz oranlarını düşürme ihtimali bulunmaktadır, bu durum piyasa hareketlerine doğrudan yansıyabilir.

“KRİPTO BÜYÜMENİN VE FIRSATIN OLDUĞU YERDİR” N 
Nathan Thompson - Bybit Kıdemli Teknoloji Uzmanı

Kısa vadede ne olursa olsun, Bitcoin, Ether ve Solana gibi diğer kripto para birimleri, dünyadaki en iyi olmasa da en iyi performans gösteren varlıklardan bazıları olduklarını kanıtladılar. Bu abartı değil. On yıllık bir Bitcoin grafiği çıkarabilir ve bunu Nasdaq, Apple, altın vb. ile karşılaştırabilirsiniz. Kripto, büyümenin ve fırsatın olduğu yerdir ve biz kriptonun her modern portföyün önemli bir parçası olduğuna inanıyoruz.

“YATIRIMCILAR BITCOIN ALACAKTIR”

Bitcoin başlangıç noktasıdır. Çoğu yeni kripto yatırımcısı Bitcoin satın alacaktır. Benzer şekilde, kurumlar da en büyük ve en likit kripto olduğu için onu tercih edecektir. Ancak, Bitcoin'in fiyatı yükseldikçe, yatırımcılar kârlarını Bitcoin'den çıkarıp kripto piyasasının derinliklerine doğru yönlendireceklerdir. "Altcoin" olarak bilinen diğer kriptolar, Bitcoin'e kıyasla çok daha küçük piyasa değerlerine sahiptir ve bu nedenle çok daha dramatik fiyat hareketlerine sahip olabilir. 


Piyasa şu anda Bitcoin ETF'sine ilişkin olumlu bir kararı fiyatlamış durumda, dolayısıyla sürpriz bir ret kararı alırsak bu bir geri çekilmeye neden olabilir. Ancak, işler beklendiği gibi giderse önümüzdeki yıl kriptoya sermaye akışı artacaktır.

Yatırımcıların araştırıp, öğrenmelerini öneririm. Kaliteli eğitim kaynaklarından kriptonun ne olduğunu, hangi sorunları çözdüğünü ve nasıl çalıştığını anlayın. Bu, kendi yatırım yöntemlerinizi geliştirmek söz konusu olduğunda size avantaj sağlayacaktır.

YENİ REKOR GELECEK Mİ?

Her şey mümkün. Şu anda 2021'den bu yana herhangi bir zamanda olduğundan kesinlikle daha olası.

E-ticarete 'tevkifat' ayarı! E-ticarete 'tevkifat' ayarı!


Faiz oranları ve merkez bankası kararlarına ilişkin piyasa beklentileri, küresel para arzı olarak da bilinen küresel likiditeyi etkilediği ölçüde kripto fiyatları üzerinde etkili olur. Merkez bankaları sıkılaştığında bu likidite için olumsuz, gevşediğinde ise olumludur. Kripto fiyatlarını yönlendiren tek faktör bu olmasa da likiditedeki artış olumlu fiyat hareketi için iyi bir sinyaldir.

Editör: Kimsesiz Haber