E-ticarete 'tevkifat' ayarı! E-ticarete 'tevkifat' ayarı!

Geçtiğimiz hafta piyasalar, yurt içi enflasyon verisi sonrasında Fitch kararına odaklanmıştı. Fitch Ratings, Türkiye’nin kredi notunu “B”den “B+”ya yükseltirken not görünümünü ise "durağan”dan “pozitif”e çıkarmıştı. 12 yılın ardından gelen bu sürpriz hamleye rağmen, nihai notun hâlen yatırım yapılabilir seviyenin altında konumlanması ise kararın piyasalar üzerindeki etkisini sınırlamıştı.

Ekonomim’den Serap Sürmeli ise bu gelişmelerin ardından borsa ve altında uzmanların son görüşlerini aktardı.

İşte 5 aracı kurum temsilcisinin piyasalara ilişkin son tahminleri:

GEDİK YATIRIM YATIRIM DANIŞMANLIĞI MÜDÜR YARDIMCISI ONURCAN BAL - TCMB’DEN EK SIKILAŞMA HAMLELERİ GELEBİLİR
Fitch’in sürpriz not artırım kararıyla birlikte Borsa İstanbul’un haftaya güçlü bir yükselişle başladığını görsek de endekste yukarı yönlü seyrin korunamadığı ve hafta içerisinde yeniden satıcılı bir fiyatlamanın etkili olduğunu takip ettik. BIST 100 endeksi bu hafta yaşanan satışlarla psikolojik öneme sahip 9.000 puan altına sarkarken, 9.000 altında kalındığı sürece zayıf görünüm etkisini sürdürebilir. Şubat ortasında test edilen ve aynı zamanda dolar bazlı grafikte 300’lü seviyelere tekabül eden 9.400-9.500 bölgesi aşılmadığı sürece, endekste dalgalı bir fiyatlamanın devam edebileceği kanısındayız.

Ocak ve şubat aylarında enflasyon rakamlarında beklenti üzeri gerçekleşmeler, gıda ve hizmet enflasyonlarındaki yüksek seyir ve tüketim harcamalarındaki güçlü görünüme bağlı olarak seçimden sonraki süreçte de TCMB’den ek sıkılaşma hamlelerinin gelebileceğini değerlendiriyoruz. Politika faizinde artışlar görülebileceği gibi piyasalarda zaman zaman oluşan likidite fazlalığını azaltarak mevduat ve kredi faiz oranlarında artışı beraberinde getirebilecek likidite kısıcı önlemler, kredi kartları başta olmak üzere tüketimin yavaşlatılmasını sağlayacak düzenleme adımlarının atılabileceğini düşünüyoruz.

TCMB’den ek bir faiz artışı ile likidite kısıtlayıcı adımların atılacağına ilişkin artan beklentiler kısa vadede Borsa İstanbul üzerinde baskı oluşturan faktörler olarak karşımıza çıkıyor. Aynı zamanda iç talebin dengeleneceğine yönelik ekonomi yönetiminden gelen kararlı açıklamalar ile mevduat faizlerinin yüksek kalmaya devam edeceği bir ortamda hisse seçimi konusunda ekstra dikkatli olunması gerektiği kanısındayız. Bu noktada iç talepteki ve büyümedeki yavaşlamadan daha az etkilenecek, fiyatlama gücü yüksek olan, yüksek faiz ortamında borçluluğu ve net işletme sermaye ihtiyacı daha düşük olan şirketlerin daha iyi bir performans ortaya koyabileceğini değerlendiriyoruz. Bu anlamda yıl sonuna kadar taşınacak portföylerde bankacılık, holdingler, gıda perakende, telekomünikasyon gibi ana sektörlerinin tercih edilebileceğini düşünüyoruz. Borsaya alternatif getirilerin olduğu (mevduat faizleri, altın gibi) mevcut konjonktürde getiri-risk tercihlerine uygun olarak portföy çeşitlendirmesinin de daha sağlıklı olacağı kanısındayız.

İNFO YATIRIM ARAŞTIRMA STRATEJİSTİ ÇAĞLAR TOROS - MEVDUATA GEÇİŞLER HIZLANABİLİR
KKM’den çıkışların hızlandığı bir dönemdeyiz. Çünkü KKM’nin alınan kararlar ile eskisi kadar alternatif getirilerde öne çıkacağını düşünmüyorum. KKM’den ziyade mevduata geçişler hızlanabilir. Çünkü KKM’nin yavaş yavaş hayatımızdan çıkacağı aşikâr. Fakat altın tarafına geçişler olabilir. Çünkü Fed’in faiz indirim döngüsüne başlayacağına dair beklentiler jeopolitik gerginliklerin artması güvenli limanlara geçişleri hızlandırıyor. Farklı arayışlar, farklı enstrümanlara geçişler borsadan para çıkışlarını hızlandırabilir ama borsanın kendi içinde hikâyesi olduğundan çok etkileneceğini de düşünmüyorum.

DENİZ YATIRIM, YATIRIM DANIŞMANLIĞI BÖLÜM MÜDÜRÜ ALİ BARBAROS DEMİRER - ENDEKSTE 8.500 ALTI ORTA/UZUN VADEDE ALIM FIRSATI
Endeks, 9.400 seviyesinden başlayan düzeltme hareketi sonucunda 8.750 destek seviyesini test etti. Tam bu seviyeden, geçen haftanın son iki işlem gününde özellikle banka hisselerine yönelik alımlar, bir kredi notu artırım haberinin öncüsü oldu. Cuma akşamı Fitch’ten gelen kredi notu artışını, gecikmiş ama yerinde bir karar olarak değerlendiriyoruz. Fitch, S&P ve Moody’s gibi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye için belirledikleri kredi notu seviyeleri ve bu kuruluşların benzer seviyedeki diğer ülkelerle karşılaştırmaları dikkate alındığında, yıl içinde yeni kredi notu artırım haberleri bizi şaşırtmayacaktır. Ancak, bu gelişmelerin yaşanması için enflasyonun düşmesi ve sıkı para politikası uygulamalarının yanı sıra, mali politikalarda da ödün verilmeden devam edilmesi gerekmekte. Not artışlarının yılın ikinci yarısında gerçekleşebileceği; bu sebeple BIST’e orta vadede olumlu etki yapsa da, kısa vadede net bir pozitif etki beklenmemesi gerektiği düşüncesindeyiz. Özellikle şubat ayında yüksek gelen enflasyon verisinin ardından TCMB'den beklenen yeni bir 500 baz puanlık faiz artışı, zaten yüksek olan kredi faizleri, altın ve mevduat gibi alternatif yatırım araçlarının cazibesi ve yaklaşan yerel seçimler (ekonomi üzerinde net bir etkisi olmasa da) ve yılın ilk iki ayında endekste yaşanan yaklaşık yüzde 30’luk yükseliş göz önünde bulundurulduğunda, önümüzdeki 1-2 ay içinde BIST’in yukarı potansiyelinin sınırlı olacağını öngörüyoruz.

Asıl yukarı yönlü hareketin, enflasyonda tepe noktanın görülmesini beklediğimiz mayıs veya haziran aylarından sonra yaşanabileceğini tahmin ediyoruz. Ancak, endeksin 8.500 seviyesinin altında kalıcı olmasını pek gerçekçi bulmuyoruz ve 8.500 altını orta/uzun vadeli bir alım fırsatı olarak görüyoruz. En beğendiğimiz sektörler perakende, havacılık ve holdingler. Banka hisselerinin ise biraz zamana ihtiyaç duyduğunu düşünüyoruz.

YATIRIM FİNANSMAN STRATEJİ VE YATIRIM DANIŞMANLIĞI - BIST VE DÖVİZ HARİCİNDE YATIRIMCININ GÖZDESİ ALTIN
BIST 100 endeksi 9.400’leri test etmesi ardından beklediğimiz bir teknik düzeltme yaptı ve 50 günlük ortalamanın da geçtiği bölgeye kadar geriledi. Fitch kararı öncesinde, küresel risk iştahındaki artış ve 8.750 bölgesinden gelen alımlarla yeniden yükselişe geçsek de 9.400’e doğru hareketler hala zayıf.

Kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye notları yabancı algısı açısından önemli fakat hala yabancı yatırımcı nezdindeki soru işaretleri giderilmiş değil. Öncelik elbette enflasyon tarafında. Enflasyondaki yukarı eğilimin hala kuvvetli olması ek faiz artırım beklentisini öne çıkardı. Swap piyasaları ve mevduat faizleri faiz artırım beklentisini de şu aşamada teyit ediyor. TL üzerindeki artan baskı ve bununla paralel olarak kurdaki volatilite de benzer şekilde bu beklentiyi destekliyor. TCMB’nin bir diğer formülü de likiditeyi kısmak olabilir. Bunun da enflasyonla mücadele konusunda destek olacağı kanaatindeyiz. KKM dönüşlerinden yaratılacak likiditenin çekilmesini piyasa ilk başta olumsuz algılayabilir fakat orta uzun vadede BIST ve TL için olumlu okuyabiliriz.

BIST ve döviz haricinde yatırımcının radarındaki bir başka enstrüman da altın. 2200 dolar bölgesine kadar yükselen ons altın mart ayında şu anki fiyatlarla yaklaşık yüzde 5,8 yükseldi. Bu da gram altının kurdaki hareketle birlikte yüzde 8,7 primlenmesini sağladı. Altına ilginin bir süre daha devam edebileceğini düşünüyoruz.

AHLATCI YATIRIM HAZİNE MÜDÜRÜ ARDA COÇAR - FİYAT ÇARPANLARINA DİKKAT EDİLMELİ
Sene içinde 300 dolar hatta 310 dolar gibi yerleri görebiliriz. Özellikle 310 dolar ve üzerinde kâr satısı gelebilir. Ancak kâr satısı gelse de borsanın daha fazla potansiyeli olabileceğini düşünüyorum. Tabii burada seçici olmak daha önemli. 2024 yılı beklentileri olumlu, fiyat çarpanları makul, özellikle beklentileri olumlu sektörleri seçmek, hisselerden sepet yapmak daha önemli. Bunun için yatırımcılar aracı kurum raporlarını değerlendirebilir. Ya da eğer isterlerse öz sermaye ve aktif kârlılığı en yüksek, temettü verimi en yüksek ya da büyüme beklentileri en yüksek hisselerden tematik portföyler oluşturabilirler. Ancak burada da fiyat çarpanlarına dikkat edilmeli.

Editör: Kimsesiz Haber